Sunuş [1]
Bir şehre, kasabaya ister seyahat, gezi amacıyla ister iş
için olsun giderken aklımızın bir köşesinde o şehrin görülmesi gezilmesi
gereken yerlerini görmeden dönmemek vardır. Ben, o şehirle ilgili kitapları
bulmadan dönmemek düşüncesiyle yola çıkarım. Her gittiğim yerde de mutlaka o
şehirle ilgili yazılmış ne varsa görmeye, beğendiklerimi satın almaya
çalışırım. Ne yazık ki çok az kitapla geri dönmüşümdür. Ya gittiğim şehir
hakkında yayımlanmış derli toplu kitap bulamam, mevcut yayınları beğenmem ya da
böyle yayınlar yapılmışsa bile mevcudu tükenmiştir, arasam da bulamam. Nadiren
arzu ettiğim gibi yazılmış yayınlar bulmuşumdur. Yayımlanmış kitapların çoğu
ülkenin ve şehrin yönetici resimleriyle başlayan ciltli, renkli, birinci sınıf
kâğıtlara basılmış ama “göstermelik” kitaplardır. İçinde dişe dokunur çok az
bilgi bulunur. O şehrin sevdalıları tarafından yazılmamıştır, kupkurudur, içi
boştur. Kazara o şehirde doğmuş, yetişmiş, gönlünü ve mesaisini doğduğu,
yaşadığı şehre vakfetmiş insanlara rastlarım. Onların yazdıkları yayınlar doğru
düzgün basılamamıştır, belki renksizdir, ciltsizdir ama dopdoludur. Bu
yayınların da -şehrine gönülden bağlı aydın ve yazarların azlığı, olanların da
gün geçtikçe aramızdan ayrılması yüzünden- mevcudu kalmamıştır. Bu gibi kıymetli
yayınların yeniden basılması gerektiğini düşünmek bile o şehre, irfanımıza bir
hizmet olacağı hâlde, bunu düşünebilen yöneticilerimiz de parmakla gösterilecek
kadar az olduğundan bu tür kitapları arasanız da bulamazsınız. Böyle yayınları
yine o şehrin gerçek âşıklarının kütüphanelerinde bulabilirsiniz. Şehrimize
hizmeti dokunur diye size takdim edilirler. Bu defa da büyük bir sorumluluk
hissedersiniz; ben bu şehrin tanıtımına, gelişmesine ne gibi bir katkıda
bulunabilirim diye düşünürsünüz.
Yazar, doğup büyümediği ama memuriyetindeki ilk görev yeri
olan Rize’ye duyduğu büyük sevgiden kaynaklanan yazılarını bu kitapta bir araya
topladı. “Aşkın Adı Rize”, bir şehir neden ve nasıl sevilir, o şehre sevgiyle
bakarken yürek nasıl titrer, bunu gösteren bir kitap oldu. “Rize güzellemesi”
de denilebilecek bu kitap, ülkemizdeki şehirler hakkında yazılan kıymetli
kitapların arasına karışıp okuyucusunu arayacak. Ülkemizin iftihar edeceği
kadın doğum cerrahlarından Prof. Dr. Ayşe Filiz Yavuz, iki ameliyat arasındaki yazı
yazma macerasına Rize’yi neden dâhil etti? Rize’de, Rize’ye gönülden bağlı Rize
âşıkları, yazdıkları yok muydu? Elbette vardı ama türlü sebeplerle şehirlerini
yazmıyorlardı, yazamıyorlardı. Kanaatimce Ayşe Filiz Yavuz Hanımefendi, bu
konuda bir boşluk gördü ve bu boşluğun doldurulmasını görev edindi. Bu tutum,
sorumlu bir aydın tutumudur. Keşke aydınlarımız yaşadıkları, bir vesileyle
bulundukları, gördükleri şehirler için böyle kitaplar kaleme alsalar. Bir
vatanı sevmek, o vatanın taşını toprağını, çiçeğini, böceğini, insanını,
binasını, köyünü, sokağını, şehrini sevmekle oluyor. Sıradan sevgiler belki
kayıt altına alınmıyor ama bir vatan parçasını aşkla sevdiğiniz zaman bu
sevgiyi edebî yayınları, resme, fotoğrafa, mimariye, müziğe, sanata dönüştürüyorsunuz.
Vatan sevgisi işte o zaman ölümsüzleşiyor, kalıcı hâle geliyor.
Ayşe Filiz Yavuz, bu kitapta Rize sevdasını ölümsüzleştirmiş
bulunuyor. Edebiyat dünyamızda hikâyeci kimliğiyle parıldayan Ayşe Filiz Yavuz,
bu kitapta olağanüstü duygulu kalemiyle Rize’yi anlatıyor. İnsan, kitabı
okurken onunla birlikte Rize’ye gidiyor, yakın geçmişteki Rize’yi dolaşıyor,
bugünkü Rize’de görülemeyen ama olması gereken güzellikleri görüyor.
Türkiye’de mülkü tapulayan, o mülkü güzelleştiren erenler
dediğimiz büyük zatlar vardır. Bulundukları yeri, köyü, kasabayı, şehri
güzelleştirirler. Aşkla bağlı oldukları şehirleri hakkında kitaplar yazan
yazarlar, sanat eserle-ri oluşturanlar da bana göre o şehri güzelleştiren
insanlardır. Onlar her türlü övgüye layıktır. Ayşe Filiz Yavuz kitabıyla
Rize’yi güzelleştirmek isteyenlerin kervanına katılmıştır. Kendisini Rize’ye ve
ülkemize katkılarından dolayı kutluyorum.
Oldukça zengin olan Rize şehir kitaplığı, “Aşkın Adı Rize”
kitabıyla daha da zenginleşmiştir. Rize ve memleket sevdalılarının, Rize
üzerine yazanların, yazılanların artması en büyük dileğimizdir.
Cennet parçası Rize sevilmez mi? Sevenler sevgili-sine, onu
sevdiğini söylemez, yazmaz mı?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder